Psikoz & Borderline Kişilik

Psikoz & Borderline Kişilik

  • 4.70

Psikoz & Borderline Kişilik

Jerome S. BLACKMAN

Öte yandan, psikoz veya borderline kişiliğe sahip insanlarda hafif duygulanımlar bile benliğin işlevlerini eritebilir. Bu hastalıklarda, en başta, benliğin bir gücü olan duygulanım toleransı (Kernberg, 1975) asgari düzeydedir.

25 yaşındaki Bay DB, çocukluğu boyunca annesi tarafından aşırı derecede ihmal edilmişti. Abilerinin onu dövmesine izin veriyordu. Ayrıca lise üçüncü sınıftayken ergenlik çağındaki kız kardeşinin fuhuş yaptığına tanıklık etmişti. 15 yaşından beri fazla içki içiyordu. Bütün bu etkenler (abilerine karşı bunaltıcı öfke, kızkardeşinin cinsel etkinliklerini görmekten kaynaklanan aşırı cinsel uyarılması, ergenliği boyunca alkol kullanımının duygulanımını köreltmesi ve benlik gücünün gelişimini engellemesi) Bay DB’nin duygulanım toleransının ciddi şekilde zayıflamasına yol açmıştır.

Şimdi yüksek lisansını yaparken fazladan ödev verildiğinde o kadar öfkeleniyordu ki odaklanıp düşüncelerini toplayamıyordu (bütünleştiremiyordu). Ders çalışamıyordu. Bunaltıcı öfke ve depresif duygulanımla baş edebilmek için, savunmacı bir şekilde, yüksek lisans yapmasını teşvik eden kız arkadaşını suçluyordu (yansıtmalı suçlama) (5). Ayrıca büyüklenmecilik (63) geliştiriyor (hocayı haksızlık yaptığı için şikayet etmeyi düşünüyor) ve içki içiyordu (savunma olarak madde kullanımı) (69).

Bir başka deyişle, duygulanım toleransındaki (benlik) hasarı nedeniyle, fazladan ödev verilmesi gibi normatif bir stres altında öfkeden boğulacak hale geliyordu. Ardından da (benliğin) odaklanma ve bütünleştirme işlevlerindeki bozulmasını deneyimle-mekten doğan utancını dindirmek için patolojik savunmalar devreye giriyordu.

Devamı için tıklayın


Öte yandan, psikoz veya borderline kişiliğe sahip insanlarda hafif duygulanımlar bile benliğin işlevlerini eritebilir. Bu hastalıklarda, en başta, benliğin bir gücü olan duygulanım toleransı (Kernberg, 1975) asgari düzeydedir. 25 yaşındaki Bay DB, çocukluğu boyunca annesi tarafından aşırı derecede ihmal edilmişti. Abilerinin onu dövmesine izin veriyordu. Ayrıca lise üçüncü sınıftayken ergenlik çağındaki kız kardeşinin fuhuş yaptığına tanıklık etmişti. 15 yaşından beri fazla içki içiyordu. Bütün bu etkenler (abilerine karşı bunaltıcı öfke, kızkardeşinin cinsel etkinliklerini görmekten kaynaklanan aşırı cinsel uyarılması, ergenliği boyunca alkol kullanımının duygulanımını köreltmesi ve benlik gücünün gelişimini engellemesi) Bay DB’nin duygulanım toleransının ciddi şekilde zayıflamasına yol açmıştır. Şimdi yüksek lisansını yaparken fazladan ödev verildiğinde o kadar öfkeleniyordu ki odaklanıp düşüncelerini toplayamıyordu (bütünleştiremiyordu). Ders çalışamıyordu. Bunaltıcı öfke ve depresif duygulanımla baş edebilmek için, savunmacı bir şekilde, yüksek lisans yapmasını teşvik eden kız arkadaşını suçluyordu (yansıtmalı suçlama) (5). Ayrıca büyüklenmecilik (63) geliştiriyor (hocayı haksızlık yaptığı için şikayet etmeyi düşünüyor) ve içki içiyordu (savunma olarak madde kullanımı) (69). Bir başka deyişle, duygulanım toleransındaki (benlik) hasarı nedeniyle, fazladan ödev verilmesi gibi normatif bir stres altında öfkeden boğulacak hale geliyordu. Ardından da (benliğin) odaklanma ve bütünleştirme işlevlerindeki bozulmasını deneyimle-mekten doğan utancını dindirmek için patolojik savunmalar devreye giriyordu.